Azospermi tedavisinde en başarılı yöntem doktorunuz tarafından size detaylı şekilde anlatılır. Cerrahi yöntemle sperm bulunma ameliyatı planlanan hastalarla, beklentilerini ve kişisel klinik durumlarına göre reprodüktif sonuçları tartışmak oldukça önemlidir.
Reprodüktif sonuçları etkileyen klinik parametreler, testis histolojisi, karyotip ve Y-kromozom mikrodelesyonu gibi genetik durumlardır. Nadiren TESE/TESA işlemi öncesinde hasta bilgilendirmesi amacıyla tanısal bir testis biyopsisi ile elde edilen testis histolojisi fayda sağlayabilir. Buna karşılık günümüzde, genellikle TESE/TESA işlemi yapıldığı sırada testis dokusu örnekleri incelemeye gönderilerek, histopatolojik bilgi elde edilmektedir. Dört adet testis histolojisinin non-obstrüktif azoospermiye yol açtığı bilinmektedir. En hafif form olan hipospermatogenez %73-100 oranı ile en yüksek sperm bulma oranına sahiptir. Geç matürasyon duraklamasında bu oran %27-86, erken matürasyon duraklamasında %27-40 ve infertilitenin en ağır formu olan yalnız Sertoli Hücre sendromunda %22.5-41’dir. Klinefelter sendromlu (KS) erkeklerde; hem testosteron üretimi hem de sperm üretimi açısından progresif intratestiküler fibrozis ve testiküler hasar söz konusudur. KS hastaları için ortalama sperm hücresi bulma oranı %30-70, eşlerde klinik gebelik gelişme oranları ise yaklaşık %50 düzeyindedir. KS hastalarında başarılı sperm hücre eldesi için öngörücü faktörler; medikal tedavi sonrası testosteronun düzeyinin 250 ng/dL üzerinde olması, genç post-pubertal yaş ve normal bazal testosteron/östrojen oranı olarak sıralanabilir. 45X0 ve 46XY karyotipleri ile karakterize miks gonadal disgenezis (MGD)’li erkeklerin ejakülattaki sperm sayıları veya mikro-TESE ile bu hastalarda başarılı sperm bulma oranları oldukça kısıtlıdır. Bu erkeklerden yalnızca Y-kromozomunda sağlam AZFa ve AZFb bölgeleri olanlarda sperm üretimi olmaktadır. XYY kromozumna sahip erkekler genellikle azoospermi veya ciddi oligozoospermiye sahiptir ve histolojik olarak tipik yalnız sertoli hücre sendromu veya erken matürasyon arresti görünümündedirler.
Mikro-TESE’de konvansiyonel TESE’ye göre başarı oranı daha yüksek ve komplikasyon oranı daha düşük olduğu için hasta memnuniyeti daha fazladır. Cerrahi yöntemle sperm hücresi elde edilmesi ameliyatı planlanan hastalarla, beklentilerini ve kişisel klinik durumlarına göre reprodüktif sonuçları tartışmak oldukça önemlidir. Reprodüktif sonuçları etkileyen klinik parametreler, testis histolojisi, karyotip ve Y-kromozom mikrodelesyonudur.
MESA/PESA işlemi ile başarılı sperm hücresi elde edilmesini öngören önemli faktörler; FSH hormonu düzeyi ve testis hacimleridir. MESA/PESA işlemi, sperm taşıma yollarında tıkanıklık olan hastalar (obstrüktif azoospermi) için uygun bir tekniktir. Bu nedenle normal FSH düzeyi ve normal testis hacmi olan hastalarda sperm hücre bulma oranı daha yüksektir. Buna karşılık yüksek FSH düzeyi ve düşük testis hacmi olan hastalarda ise bu oran daha düşüktür
Комментарии